Pıtrak tohumlarıyla prefabrik aşiyanda süt banyosu zehirlenmesi
Davut Yücel
Bir şiir bir fikre sahip olduğunda otomatikman iyi mi olur? Defo gibi değişik tekniklerin uygulanması, eserin arka planında “akademik bir tez” bulunması, o esere birden şiirsel bir nitelik mi kazandırır?
Efe Murad, Natama’nın 20. sayısında son kitabı Fâtih ve 1953 isimli kitabıyla ilgili yazdığım eleştiriye cevaben derginin bu sayısında yayımlanan bir yanıt kaleme almış. Bu yazıya elimden geldiğince uzatmadan bir cevap verme ihtiyacı duydum.
Efe Murad’ın yazısı, bağlamından kopardığım için, kitabını anlamadığım üzerine kurulu. Bunun nedeni olarak da eleştirimde kitapla ilgili önyargılı olmam ve içeriği özümseyememem gösteriliyor. Öncelikle yazdığım bu iki yazıda da yalnızca kitabın kendisi ve şairin kitapla ilgili yaptığı değerlendirmeleri baz aldığımı net olarak ifade etmek isterim.
ANLAMAK
Murad, “bazı şahsi ve izlenimsel yargılar” nedeniyle şiirin şahsımda açabileceği “tarihsel bağlam” kapılarını en başta kapatarak metne “haksızlık” ettiğimi söylemiş. Sorum şu: Fâtih ve 1953 kitabı hakkında çerçevesini çizdiğim bir yorum da mümkün olabilir mi? Olabilirse Murad’ın girdiği bu anlaşılmama serzenişi, eserini mi yoksa kendini mi savunduğu sorusunu gündeme getirir.